28 Şubat 2011 Pazartesi

Balyoz duruşması - çş

Balyoz duruşması

29.12.2010 12:49:00
http://www.ikincigrup.com/images/spacer.gif



Balyoz duruşması
veya
evladın
babası
ile
vicdan imtihanı


Balyoz duruşmasında birinci sanık Çetin Doğan' ın kızı Pınar Doğan ve damadı Dani Rodrik, mahkeme günlerinin tam da noel-yıl sonu tatiline rast gelmesini çok isabetli bulmuşlardır. Tek isabetli buldukları karar da bu durum olmuştur şüphesiz. Harvard Üniversitesindeki öğretim üyelikleri sorumluluklarını aksatmadan, Balyoz davasının şüpheli buldukları kısımları hakkındaki kitaplarını yayınlamışlar, gazete ve televizyonlarda savundukları görüşleri genişce ifade edebilmişler, ve bu günlere rastlayan duruşmalara da katılabilmişlerdir.

yani herşey denk düşmüş neticede...
iyi de olmuş...

Ergenekon ( ben, 'hikmet-i devlet çetesi' diyorum ) sürecinin daha ilk günlerinde iyimser değildim; '(...) Yaz mevsimin en sıcak gününde bir kaç saatliğine toprağı serinletecek yağmur fırtınasına eşleştireceğim Ergenekon davasının 'hikmet-î devlet' çetesininin pisliğini, suyunun hızında süpürerek buralardan en uzaklara götürmesini memnuniyetle bekleyeceğim...evet 'hikmet-î devlet' çetesini ilk defa, umarım,  'Yargı' öğütecek... Türkiye'de fiili darbe yapmış olanlardan, darbe tasarlamış olanlardan, 'hikmet-î devlet çete' lerinin uzantılarından alacaklarımızı tahsil edemeden 'statüko' nun bir başka hali ile devamına şahitlik edeceğim endişesini de taşımaya devam edeceğim... ( Turunç, 30-7-2008 ) '

Bu süreçteki çeşitli davaların, nihayetinde, adil yargılama, tutukluluk hallerinin uzunluğu, ve sürüyle hukuk dışı uygulamalar sebepleriyle, AİHM de mahkum olacağını da düşünüyorum...

maalesef temiz, kusursuz bir süreç çalıştırılamadı.

ancak, darbe günlüklerinin doğruluğuna, Veli Küçük ve arkadaşlarının JİTEM marifetlerine, veya Çetin Doğan 'ın 1. Ordu da darbe seminerleri düzenlediğine dair inancım da tam.

Çetin Doğan'ın kendisi de itiraf etti işte; ses benim, şunları şunları da söyledim diye; zamanın MİT müsteşarı da 1. Ordu da darbe hazırlıkları olduğunu bildirmiş; Balbay günlükleri de teyid ediyor vs...

elbette bütün kusurlar, kusursuz bir hukuk sürecinde nihayetlendirilmeliydi...
liberal demokratlar, Pınar Doğan ve eşi Dani Rodrik, Türkiye' de askeri darbe alışkanlıklarının çok fena bir şey olduğunu,  vesayet kurgusunun son bulması gerektiğini açıkça ifade etmelerine rağmen, babaları 1. Ordu komutanı Çetin Doğan' ın 2003 yılındaki darbe hazırlıklarını kabul etmiyorlar; yani Türkiye 'nin askeri darbe ve vesayet tarihini kabullenip, irdeleyip, sürecin sadece Çetin Doğan için işlemediğini söylüyorlar...

garip ama insani açıdan anlaşılabilecek bir çelişki...

Taraf gazetesinde ( 29-12-2010 ) Ahmet Altan, işte tam da bu açıyı yazmış;  (...)  yaptıklarını sempatiyle karşıladığımı söylemeliyim, babalarını kurtarmak istemelerinden daha doğal birşey olamaz. Özellikle Doğan'ın kızını izlerken, aklımdan bir roman kurgusu da geçmiyor değil. O genç kadının babasının suçsuzluğuna samimiyetle inandığını varsayarsak ve aslında kızın babası 'suçlu' oldğunu biliyorsa, bunu bilmesine rağmen de kızının böyle konuşmasına izin veriyorsa, yarın darbenin gerçekten var olduğu kanıtlandığında ilişkileri nasıl olur acaba? (...) Suçun kanıtlanmasından sonra ilk karşılaşmalarında ne konuşurlar ? (...) bir roman, bir piyes olacak kadar 'trajik' bir yapıya sahip bu ilişki. (...) 

Ahmet Altan hatırlamamış; Costa-Gavras' ın tam da bu ilişkiye dair 1989 yılında çektiği bir film var; 'Music Box'... nazi John Demjanjuk'un hayatından esinlenen filmde, Amerikada, macar asıllı bir babanın, başarılı bir avukat olan kızı, Ann Talbot ( Jessica Lange ), Macaristan da, nazilerin katliamlarına

katılmasına dair iddialarla açılan duruşmada, babasının, 50 yıl önce ABD'ye göç etmiş onurlu, suçsuz ve masum bir yurttaş olduğunu bildiği için de, ama esas, kızı olduğu için babasının savunmasını üstlenir; duruşma sürecinde, babası Mike Laszlo ( Armin Mueller-Stahl ) nun eski bir nazi olduğu, işkencelere, kamp sevkiyatlarına  katıldığı hakkındaki somut deliller, evlerindeki 'music box' kutusundan çıkacaktır... 

sonrası
evladın
babası
ile
vicdan imtihanı
vs...

elbette burada, böyle bir şey olmayacak...

duruşma süreci kusursuz işlemediğinden
veya
sinema, kurgu
gerçek hayat
olmadığı için
veya
böyle bir hakikatle yüzleşemeyecek kadar
Türkiye olduğumuz için...

29-12-2010

Hiç yorum yok: