Kürt meselesi ve bütçe
Eser KARAKAŞ ekarakas@stargazete.com
Kürt meselesi ile bütçenin ne alakası var diye sorabilirsiniz.
Hem var, hem yok.
İsterseniz yazının sonunda kararı sizler verin.
Kürt meselesi üzerinde yaşanan tartışmaların senelerdir iki yönü var.
Herkes bir sorunun varlığı üzerinde hemfikir ama bir kesim meselenin özünde ekonomik sorunlar olduğunu, başka bir kesim de kimlik sorunları olduğunu söylüyor.
Kürt meselesinin kökeninde ekonominin olduğunu öne sürenlerin doğal olarak bu doğrultuda önerileri de var.
Bu öneriler de, yani ekonominin kürt sorununun kökeninde olduğunu söyleyenlerin önerileri de, yine doğal olarak ikiye ayrılıyor.
Birinci öneri özel sektörün doğu ve güneydoğu bölgelerine yatırım yapması, istihdam yaratması doğrultusunda.
İkinci öneri de devletin bütçe olanaklarını kullanarak bu bölgeye kaynak aktarması, yatırım yapması.
Birinci önerinin, doğrusunu söylemek gerekir ise, bir mantığını pek göremiyorum.
Özel sektör, haklı ve meşru olarak, karlılık görmediği bir alana yatırım yapmaz.
Güvenliğin olmadığı bir yere özel kesimin yatırım yapmasını da kimse beklememeli.
Gelelim ikinci öneriye, yani devletin bütçe kaynaklarıyla bölgeye ekonomik destek vermesine.
Maliye Bakanlığı mahreçli bilgilere göre de (Ağustos 2010 itibariyle) bu iş zaten gerçekleşiyor.
Diyarbakır bütçeden 1.75 milyar TL para almış, bütçeye katkısı 453 milyon TL olmuş, yani bütçeden net 1.3 milyar TL almış.
Hakkari’nin bütçeden aldığı net kaynak 604 milyon TL., Şırnak’ın 420 milyon TL, Batman’ın 281 milyon TL, Van’ın 987 milyon TL, Elazığ’ın 605 milyon TL, Erzurum’un 850 milyon TL, Urfa’nın 760 milyon TL.
Tekrar ediyorum, bu büyüklükler illerin kullandığı bütçe kaynakları ile bu illerin bütçeye aktardığı kaynak arasındaki fark.
Hakkari ürettiği bütçe gelirinin tam 22 katı kadar bütçe kaynağı kullanmış.
Bu değerlendirmeler yapılırken bu illere aktarılan bütçe kaynaklarından güvenlik harcamalarını düştüğünüz zaman geriye ne kalacak, bu ayrı bir konu ama bu işlemi yapmak ve güvenlik harcaması dışında il il kamu harcaması hesaplamak da teknik olarak kolay değil zira askeri yapılar genellikle il bazında bulunamıyor, orduların, kolorduların yetki alanı birden çok ili kapsıyor.
Görüldüğü gibi, özel sektörden bu konuda katkı beklemek zaten çok anlamlı değil; bütçeden kaynak aktarma süreci ise zaten gündemde ama sonuç pek parlak değil.
Sorunun çözümünde galiba yine kimlik meselesi, demokrasi, hukuk devleti öne çıkıyor.
Ekonominin, istihdamın önemini de unutmadan.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder