28 Ocak 2011 Cuma

Ahmet Altan - Altı ay

KUM SAATİ 14.01.2011
Ahmet Altan

Askerî vesayet denen hastalık bir tür kansere benzer, “bunun yarısını iyi edeyim, yarısına dokunmayayım” diyemezsin.
Tek bir hücresi bile canlı kalsa, o tek hücreden kendini yeniden üretir, gelişir, bünyeye yayılır.
Defalarca yazdım, defalarca yazacağım.
AKP yönetimi, ama ondan çok daha önemlisi AKP seçmenleri, mutlaka ANAP’ın yaşadıklarını bir daha incelemeliler.
Turgut Özal zamanında “askerî vesayet” bitmiş gözüküyordu, bir daha darbe olmayacağına, askerlerin yönetime karışmayacağına herkes inanmıştı.
Gelişiyorduk, kalkınıyorduk, demokratikleşiyorduk, zenginleşiyorduk, Kürt meselesinin çözümünde çok ümitliydik, Avrupa’ya doğru yürüyorduk.
Son referandumun ardından topluma egemen olan havanın bir benzeri yaşanıyordu.
Sonra Mesut Yılmaz, aynen bugün AKP’nin yaptığı gibi partisini MHP’yle yarışa sokup ANAP’ı MHP’lileştirdi.
On yılımızı kaybettik.
28 Şubat’ı, 27 Nisan’ı gördük.
Ergenekon’u, Balyoz’u, Sarıkız’ı, Ayışığı’nı, İrticayla Mücadele Eylem Planı’nı, lahikaları gördük.
Askerî vesayet, canlı kalan parçasından kendini yeniden üretti.
Aklını MHP’ye takan AKP, bir yandan milliyetçi nutuklara hız verip, “Sarıkamış’ta doksan bin kişiyi daha öldürmeye” ant içerken, Sayıştay Yasası’nın hazırlanışı sırasında Genelkurmay’la gizli anlaşmalar yapıp ordunun denetimini gözlerden saklarken, askerî yargıya dokunmazken, Yunan Başbakanı buradayken savaş uçaklarının Yunan adalarının üstünde uçurulması karşısında sessiz kalırken, MHP’lileşen AKP’nin çekildiği alanlara ordu yeniden yayılıyor.
29 Ekim’de Çankaya’yı boykot ediyor.
Balyoz sanığı generalleri terfi ettirebilmek için bin bir türlü oyun deniyor.
Genelkurmay’ın en çok sahiplendiği ve mutlaka terfi ettirmek istediği Balyoz sanığı generallerden biri ise sadece Balyoz’dan değil birçok olaydan sorumlu.
Bu general, şaibeli bir baskına uğrayan Hantepe Karakolu’nun bulunduğu bölgenin komutanı.
Heronların saptadığı yaklaşık yüz kişilik bir PKK grubunu “çoban sandıklarını” gözünü kırpmadan söyleyebilmiş biri.
Çukurca’da ordunun mayınıyla altı askerin öldüğü olayda, “mayının PKK’ya ait olduğunu” iddia edip, “mayınları biz gömdük komutanım” diyen emrindeki generale “olur böyle şeyler”diyerek kanlı skandalın üstünü kapatmaya çalışan bir paşa.
Askerî savcı, Çukurca’daki mayınlarla altı askerin ölmesi konusunda dava açtı.

“Mayınları biz gömdük” diyerek pişmanlığını belirten generale on beş yıl, “olur böyle şeyler”deyip olayın üstünü kapatmaya çalışan generale ise “altı ay” istedi.
Altı cana, altı ay.
Bu generalin Genelkurmay için neden bu kadar kıymetli olduğunu, neden Hantepe’nin hesabını sormadıklarını, neden onu terfi ettirmek için o kadar uğraştıklarını, emrindeki generale on beş yıl isterken ona neden sadece altı ay cezayı uygun gördüklerini bilmiyorum.
Ama bildiğim, ortada adalete aykırı bir durum olduğu.
Zaten, “askerî vesayet” dediğiniz de, adaletin askerler için işlemediği, generallerin hukukun dışında tutulduğu bir düzendir.
Kendilerine ait mahkemeleri, yargıtayları, danıştayları olur.
Askerler için bir başka hukuk sistemi ya da hukuksuzluk sistemi işletirler.

“Şike baskınları” soruşturmazlar.
Ölen erlerin hesabını sormazlar.
Türkiye, gerçek bir demokrasi olmak istiyorsa, eşit ve özgür bir toplum kurmak istiyorsa “askerî vesayeti” bütün hücreleriyle bünyesinden kazımak zorunda.
Bunun için de çok kuvvetli sivil bir irade gerekiyor.
AKP, referandumda çok büyük bir destek bulmasına rağmen bu iradesini kaybetmiş gözüküyor,“seçimlere giderken” askerle çatışmamayı, onun yerine Sarıkamış’ta Enver Paşa’yı yüceltmeyi, Kürtlerin haklarını reddetmeyi, heykellerle dövüşmeyi, televizyon dizileriyle kapışmayı tercih ediyor.
Ben “heykelden biraz anlayan” ve heykel yıkmak için gösterdiği cehtin binde birini Sayıştay’ın askeri denetlemesi konusunda göstermeyen başbakandan vazgeçtim, AKP’li seçmenlere soruyorum:
Referandumda bunun için mi oy verdiniz?
Kendi mayınıyla altı askerin ölünme yol açıldığını bilmesine rağmen olayı kendi halkından saklayan ve“olur böyle şeyler” diyen generale altı ay ceza istensin diye mi verdiniz o oyları?
AKP “MHP’lileştikçe” askerî vesayet genişler.
Tek bir hücre kanseri yeniden üretip büyütür, bunu aklınızdan hiç çıkarmayın.

ahmetaltan111@gmail.com

Hiç yorum yok: